25 Şubat 2011 Cuma

Zamanaşımı hesapları sorgulama

 


Eğer unutkan biriyseniz,hesapları actıktan sonra unutma kapasiteniz var ise sizin için son çağrı!
TMSF, Zamanaşımı Hesapları Önbildirim Sorgulama diye bir sorgulama sistemi ile hesaplari zamanasimina ugrayan kisilerin listesini hazirlamis. Böylece son on yildir hicbir islem yapmadiginiz ama icinde para bulunan hesabiniz olup olmadigini kontrol edebilirsiniz.

Birşey çıkarsa benide unutmazsınız,kışdan çıkıp yaza girerken, yazlık pantalonun cebinde para bulmuş gibi olmanızı dilerim:)

22 Şubat 2011 Salı

Cesur Yeni Dünya

Aldous Huxley bu kitabı 1931 yılında yazmıştır.Kitap  26. yüzyılda geçen bir anti ütopya dır.Ben bu kitabı Platon - Devlet'i okuduktan hemen sonra okumuştum ve çok farklı çağrışımlar yapmıştı.Lafın özü güzel kitap ütopya seviyosanız seveceksinizdir.Okumaya niyetiniz varsa acele edin çünkü Ridley Scott bu kitabı filme çekeceğini açıkladı.Ve unutmayın hiçbir film kitabı kadar güzel olamadı...

Muhtemelen başrolde Leonardo Di Caprio oynayacak.

17 Şubat 2011 Perşembe

Vicdan

Modern çağlarda vicdanı tükettik.Hiç bir şey umrumuzda değil.Hiç bir kırmızı çizgimiz yok.Bunları yazmamın sebebi bugün gazetelerde olan bir haber.Kim olduğunu yazmayacağım ama ünlü ve başarılı birisi uzun süredir sağlık sorunlarıyla uğraşıyor.
Paparizilerde resmini çekmiş ve doktorlara yorumlatmış.Haber yapmışlar.Yorumlara göre hastalığının son evresinde ve altı haftalık ömrü kalmışmış.
Hiç mi saygı ve vicdanları yok.Gazeteciyi geçtim bu doktorlar nasıl doktordur.Hiçmi düşünmezler hastanın yakınlarını veya hastanın kendisini.Nedir bu?

16 Şubat 2011 Çarşamba

Kaleci gibi hissetmek

Bazen ben kaleci gibi hissederim kendimi hayatta.Hani kaleciler bir maç boyunca dünya kadar top çıkartır,golü önler son dakikada aptal bir gol yer.O an bitmiştir.Daha önce yaptıklarının hiç bir kıymeti yoktur.Kimse kurtardıklarını konuşmaz o yediği golden bahseder.

11 Şubat 2011 Cuma

11022011


11.02.2011 bugunun tarihi.Noktaları at, tersten oku yine bugünün tarihi.Böyle tarihlere palindrom tarih deniliyor.Bunlardan biride bugün işte:) Diğerleri aşağıdakilerdir.

20-02-2002
01-02-2010
          11-02-2011           
21-02-2012
02-02-2020
12-02-2021
22-02-2022
03-02-2030
13-02-2031
23-02-2032
04-02-2040
09-02-2090
09-12-2190

Bu Palindrom tekniğiyle roman yazmaya çalışanlar bile olmuş.Sydney Yendys ismili biri tamamen palindrom cümlelerden oluşmuş bir roman yazmak  ister.İsme dikkatli bakılırsa onun ismi de bir palindromdur.Senelerce uğraşır ve romanı bitirir.Sonra arkadaşlarına gösterir.Ama  arkadaşları ona romanında düzeltilmesi imkansız bir hatayı gösterir.Bunun üzerine Sydney'in  romanı yaktığı ve intihar ettiği rivayet olunur.

Georges Perec 5000 harflik bir palindram yazmıştır.Çocukken bu palindrom olayına adını bilmezken çok takılınırdı.Bazı örnekleri aşağıda bulacaksınız.

 ey edip adanada pide ye
 madam i'm adam
zamlı tas neden satılmaz?
ayla'da mı madalya?;
ana naci dede ne dedi canan'a
en iyi meşe beşe mi yine
para hazır ama rıza harap
adanada
adamla çene çalma da.
at, sahibi gibi hasta.
ilaç iç ali.
itti mi, kim itti?
ay$en, islak kalsin e$ya
al pakize bezi kapla

------------------------------------------
ulu eli milatlık anam
az namazlık zaman ara
namaz kıl zaman zaman
akıl talim ile ulu...
--------------------------------------------

adam ucuz, o kaçamaz, eksik ali bilakis, keza maça kozu cuma'da.

rakı tabakta harika, dar o şişe, keşiş oradaki rahat kaba tıkar.

adaşım, sakının, rakette karnını kasmış ada.

10 Şubat 2011 Perşembe

Osman Bölükbaşı

Yoğun geçen bir haftadan sonra şöyle bir internette dolanırken farkettim ki 6 şubat Osman Bölükbaşı'nın ölüm yıldönümü geçmiş.Rahmetli öleli 9 yıl olmuş.

Kendisi Türk siyasetinin en nüktedan ,en duayen kişiliklerinden birisiydi.Hiçbir zaman partisi çok oy alamadı ama çok dinlendi.Çok ayar verdi.Kendisini en çok üzen olay olarak ne zaman mecliste konuşmaya başlasa İnönün kulaklığını çıkarması olduğunu söylerdi.

Kızı doğduğunda arkadaşlarıylaydı.Ve kızına "Hürriyet" ismini verdi.Arkadaşlarına dönerek dünyaya Hürriyet geldi umarım bir gün Türkiye'ye de gelir dedi.

Oğluna tüm pislikleri temizlesin diye Deniz ismini veren Kırşehir'li siyasetçinin yüzünden Kırşehir ilçe yapıldı.Sonra tekrar il yapılsa da böyle bir örnek bir daha tekrarlamadı.

Hazır cevaplığı,kıvrak zekasıyla birçok anektod geride bırakmıştır.

Bir gün mecliste kürsüde konuşurken vekilin biri kızar ve bağırır;"Erkekmisin sen der?"
Bölükbaşı vakur ve kendinden emin bir şekilde o yöne döner ve meclis kürsüsünden cevap verir;
"Ben erkekliğimin zekatını versem sen bile erkek olurdun!"

Bir gün uçakla İnönüyle birlikte bir yere giderlerken,İnönü uçakta bulunan küçük bir çocuğa Bölükbaşı'na gitmesini ve tüm parasını aşağıya atmasınıve böylelikle parayı bulan köylünün çok sevineceğini söylemesini ister.
Çocuk gider paşa böyle böyle dedi der,Bölükbaşının cevabı ucaktakilerin buz kesmesine sebep olur;"Sen git paşaya deki o kendini aşağıya atsın böylelikle tüm millet sevinsin"

Süleyman Demirel ile büyük bir dostluğu vardır.Son günlerine kadar Demirel onu ziyaret etmiş ve ilgisini esirgememiştir.Demirel'de Bölükbaşı'nın dilinden çekmiştir.

Demirel'in yeni yeni parladığı yıllar.Partisiyle birlikte Kırşehir'e gider.Kalabalık ,izzet ,ikram, deve kesmeler ve alınan reaksiyon ziyadesiyle mutlu eder Demirel'i.Sonra da Bölükbaşı memleketine gider.Hemen şakşakçılar Demirel'e raporu verir.Bölükbaşı'nın memlektinde sana deve,ona koç kestiler.Seni daha iyi ağırladılar derler.
Demirel Bölükbaşı'nı bir yerde görür,yanına gider üstad memleketinde bana çok iyi davrandılar.Deve kestiler ,sağolsunlar der.Sonrada inceden ayar vermek için üzüntülü bir şekilde duydum ki sanada koç kesmiş hemşerilerin,ayıp etmişler der.
Bölükbaşı yine kendinden emin şekilde Demirel' e döner ve "Evlat,bizim oralarda deveye deve ,koça koç keserler" der.

Türk siyasi tarihinde kendine has yeri olan Bölükbaşı gibi zeki ve kıvrak zekalı siyasetçilerin artmasını dilerim.

9 Şubat 2011 Çarşamba

Sinema Salonu Işıkları

Daha önce bahsetmiştim sinema salonlarının ışıklarının film bitmeden önce açılmasının neden beni rahatsız ettiğini.(http://kusurbenimimzamdir.blogspot.com/2011/01/sinema-salonlar.html)

O postda bahsettiğim gibi ben bunun belirleyicisinin sinema salonları işletmecileri olduğunu sanıyordum.Bu yüzden gittim Forum Bornova içindeki AFM sinemaları yöneticisiyle konuştum ve düşüncelerimi onada ilettim.Onun bana söyledikleri daha ilginçti.

Işıkların açılmasından onların hiçbir gücü ,yaptırımı, etkisi yokmuş.Film şeridi üzerinde sensörler varmış.Ve film yapımcının sensörü koyduğu dakikaya gelince otomatikman kendiliğinden açılıyormuş.Yapımcılar neden böyle bir şey yaparlar bilmiyorum.En kısa sürede bir yapımcı görmeyi ve ona bunu sormayı sabırsızlıkla bekliyorum.

Cem Karaca - Moğollar

Dün Cem Karaca'nın ölüm yıl dönümünün 7. yılıydı.Bu tür günlerde anma konserleri düzenleyen Bornova Belediyesi bu günüde boş geçmedi.Bir zamanlar Karaca ile çalışan Moğollar dün gece Bornova'da sanatlarını icra ettiler.
Ege üniversitesi Mötbe salaonu hınca hınç doluydu.Cahit Berkay bazen filmlerin bile önüne geçen yaptığı besteleri de çaldı.Dila hanım,devlerin aşkı...

Barış Manço'da unutulmadı.Onun da bazı şarkıları çalındı.Gecenin en duygusal anı Cem Karaca'nın oğlu Emrah Karaca'nın babasının şarkılarını söylediği andı.Kendiside çok duygulandığını ifade etti zaten.Babasının ölüm yıl dönümünde babasının şarkılarını söylemek...Çok hoştu.

Cahit Berkay seyirciside farklı bir seyirci.Saat 22:00' a gelidiğinde,beş yaşlarındaki bir kız çocuğunun sahneye çıkıp "çok uykum geldi,biz gidiyoruz,kusura bakma " deme nezaketini göstermesi hem Berkay'ı hemde bizleri gülümsetti.

Hem diğer büyük sanatçıları unutmadığı gibi Cem Karaca'yı da unutmayan ve bizlere canlı Moğolları dinleme imkanı sunan Bornova Belediye Başkanı Kamil Okyay Sındır'a teşekkürler.Sanat dolu bir gece yaşattı.

Başkan yoktu.Hastaymış.Geçmiş olsun başkan!