27 Eylül 2011 Salı

Bir zamanlar Anadolu da

Nuri Bilge'nin filmi şöyleydi böyleydi demeyeceğim gidin izleyin ve "iyiki sinema varmış" deyin.
ben filimden aklımda kalan sahneleri yazacağım,ekleme yapabilirsiniz. izlemeyenler sayfadan ayrılsın.

İki şöförün sağa/sola yatır muhabbeti.
Manda yoğurdu.
Bizim anamız ağlıyor halayı o çekiyor.
Koyun eti,elektriğin kesilmesi,dıştan okunan dualar.
Benim durumum iyi ,oğlan polis.
O durumda yarım akıllı çocuğun kola istemesi.
Çok güzel genç bir kızın  orta yaşlı erkeklerde yaptığı etki.
Rüzgar kesilince elektrik kesilen köye morg isteği.
İki memurun ceset torbası unutulduğunda birbirine suç atması.
Savcının iş ona geçince coşması,bunu gören komserin içlenmesi.
Güneş doğarken arabada dinlenen Neşet Ertaş.
Arap'ın hanım köye gitmek istememesi.
Arap'ın her fırsatta yiyecek birşeyler bulması cesedin yanına bile kavun sıkıştırması.
Komserin hanımıyla telefonda konuşurken çektiği eziyet.
Doktorun benim burda ne işim var halleri.
Savcının yüzünde akan siyahlıklar(sebebini hala merak etmekteyim)
Savcının hanımının kendinden intikam aldığını anladığı andaki suratı.
Babası yeni ölen çocuğun arkadaşlarına topu geri atması.
Eşi yeni ölen kadının morga topukluyla gelmesi.
Katil fazla ceza almasın diye canlı canlı gömüldüğü anlaşılan cesete,öldükten sonra gömüldü raporu veren doktorun suratına sıçrayan kan. Artık oda temiz değil.
Ölüyü dün şehirde görüldüğü dedikodusunun kentte yayılması.
Katilin muhtarın evinde ölünün hayalini gördüğünde sevinmesi,pişmanlığı.
Katile nasıl ölüyü bağlarsın diyen memurun,biraz sonra sıkışınca acaba bizdemi bağlasak demesi.
Doktora komser doktorun odasında konuşurken odaya elinde karnesi ile dalan yaşlı adamın hemen geri çıkması.
Gecenin karanlığında görünen araba ışıkları.
Sert görünüşlü polisin  naif telefon melodisi.
Çalışmayan arabayı ittirme acemilikleri.
Savcının arkasından hep atan komserin onun prostat olduğunu iddia etmesi.
Otopsi sahnesi,aç şakir!
..Ve evet Şakir,mızmız ama idealist morg memuru.Bizimkiler ele oturmuyor:)



22 Eylül 2011 Perşembe

Oraya gelir saçınızı çekeriz!

20 Eylül'de Fenerbahçe'nin cezası nedeniyle sadece kadınların ve çocukların alındığı bir maç oynandı.Dünyada bir ilkti.50000 taraftar ve hic erkek yoktu. Boş tribünlere oynanan maçla kıyaslanırsa kesinlikle daha iyi idi.

20 Eylül 2011 Salı

Bornova Meydan'daki Amazon


Bornova Meydan'da büyük bir Amazon keykeli var. Vakti zamanında belediye tarafından dikilmiş. "İzmir’in ilk kurucusu veya fatihi olan Amazon kadınını temsil ediyormuş." Heykelin altında “Anaların Anası Kibele’nin kadın savaşçıları Amazonlar. Saygıyla anıyoruz.” yazıyor.

Benim bir berberim vardı oda derdi ki ,izmir'in rüzgarı heykelin orda taksim edilir.:) Hakikaten de çok eser...

Kemeraltı'ndan enstantaneler

Hayata Hoş Geldin Bebek Şenliği 2!!!

9 Eylül 2011 Cuma

Zeugma Mozaik Müzesi


Hafta sonu Gaziantep'teydim.Çocukluğumdan beri ipek yolu olarak bildiğim yol üzerinde deve heykellerinden oluşan kervanı görünce heyecanlandım. Bilimin ve Fennin gelişmesine vesile olan tarihi ipek yolu yıllar sonra hatırlanmış ve çok şık bir şekilde anılması hoşuma gitti.



Develerin tam karşısına Zeugma Mozaik Müzesi yapılmıştı.Resmi açılışı yapılmamasına rağmen(resmi açılışı bugun başbakan tarafından yapılacak) ziyaretçi kabul ediyordu.


Hemen girdim.Kısaca Teknik bilgileri verdikten sonra izlenimlerimi paylaşacam.2008 yılında inşaatına başlanan müze 55 milyon dolara mal olmuş.

Sergilenen 1700 m2 mozaik ile dünyanın en büyük mozaik müzesi olma ünvanını elde etti.Daha önce bu ünvan Tunus'taki Bardo müzesinde idi.


İzlenimlerime gelince kesinlikle gördüğüm en modern müze diyebilirim.Türkiye'de ben benzerini görmedim.Mozaikler inanılmaz ,harikulade!Hep sitem ettiğimiz müzelerin çağın gerisinde kalması bu müzede geçerli değil. Teknoloji en üst seviyede ve tarihle uyumlu bir şekilde kullanılmış.


Mesela Zeugma kentinde gibi mozaikle süslü sığ havuz animasyonun içine girince ,havuzun dalgalanması ve balıkların sen onlara yaklaşınca kaçması inanılmaz mozaiklerin de arka fonda olmasıyla insanı gerçekten binlerce yıl önceye götürüyor.


Çok büyük mozaiklerin çalınan parçaları animsayonla tamamlanınca hem insanın içi cız ediyor hemde o büyük şaheserleri görmüş gibi olmak bile insana heyecan veriyor.



Mozaiklerin yanındaki dokunmatik ekranlarla mozaiğin çıkarılma aşamalarını,mitolojik anlamını ve müzeye gelme sürecini detaylı bir şekilde izleyebilirsiniz.


Çocuklar için oluşturulmuş  yine teknoloji kullanılarak çeşitli oyunların olduğu bölüm çocuklar kadar büyüklerinde ilgisini çekebilir.:)


Yetişkinler için olan dev dokunmatik ekranlarda mozaik kazısı yapma animasyonu enfes.Kumları temizlerken çingene kızının kum taneleri arasında belirmesi heyacan verici.


Yada bulmaca sevenler için dokunmatik ekranlarda mozaikler puzzel formatında yüklenmiş ve sizden eksik parçasını bulmanız isteniyor.Bu uygulamalarlada zaman geçirebilirsiniz.



Siz siz olun müzenin sinamasında Zeugmayı,mozaikleri anlatan 10 dakikalık filmi izlemeden çıkmayın .Pişman olursunuz.Çok kaliteli enfes bir film hazırlanmış.



Emeği geçenlere teşekkürler.Antep artık daha farklı bir boyutta.

8 Eylül 2011 Perşembe

Sedir Adası - Kleopatra Plajı

Marmariste bulunan bu adaya kesinlikle gidilmeli.Müzekart unututlmamalı. Çünkü adada çeşitli tarihi kalıntılar(antik tiyatro ,vs) bulunduğundan müzekart geçerli yada belli bir ücrete bağlı.Adaya sürekli motorlar insanları taşıyor belli bir ücret karşılığında.

Ada çok güzel,tarihi dokusu da yerli yerinde.Roma döneminden kalma Cendrae ören yeri hala gezilebilir durumda.

Kleopatra Plajı olarak bilinen yer eşssiz kumsalıyla göz alıcı.Çünkü kumlarının herbiri birer boncuk,başka hiçbir kumsalda görmediğim kadar güzel kum taneciklerinden oluşuyor.Herbir boncuk kusursuz bir yuvarlaklığa sahip.



Bu kumları buraya Kleopatranın aşkından Antoniusun Mısır'dan getirdiğinden bahsediliyor.Kumsal şu an korumaya alınmış durumda,girmek yasak.Yandan bir iskele yardımıyla giriliyor.Deniz hawaii adalarını anımsatırcasına turkuazdan laciverde doğru çeşitli renklere bürünüyor.


Bu kumsaldan bir Türk devlet adamının konutuna kum taşıdığıda rivayet edilmekte.Kumların her geçen gün azaldığı düşünülürse kesinlikle en kısa sürede ziyaret edilmesi gereken bir yer.

7 Eylül 2011 Çarşamba

İlk Güzellik Yarışması

Bayramiç-Ayazma çok güzel bir doğal güzelliğe sahip. Eyvah Eyvah 2 yi izleyenler mantar dan zehirlenme ve piknik sahnelerinden hatırlayacaktır.

Ora doğal güzelliğinin yanı sıra mitolojik bir hikayeye de tanıklık ettiğine inanılıyormuş.

Paris'in en güzel kızı seçeceği hikaye.Sponsor: Zeus,Jüri: Paris,Yarışmacılar:Hera,Athena,Aphrotide.

Ve ilk güzellik kraliçesi,göz yaşları içinde genel kültür sorusuna "Dünyada artık savaşlar olmasın,Zeus yıldırım fırlatıp durmasın diyen" Aphrotide oluyor...


Tutunamayanlar



 

kaplumb ağa

Marmaris Dalyan'da paket turlar var.Baya bir gezdiriyorlar.Dalyan'da gezerken caretta caretta 'lara bakalım dedi rehberimiz.Gelmez ama bu kadar kalabalığa ,bir deneyelim dedi.

Kaplumbağa hayvanı geldi.Hakkaten bir bilgelik ,vakurluk sezinleniyor yüzünden dile gelse çok şey anlatacak gibi bir havası vardı.

Caretta caretta'ların yumurtadan çıktıkları sahil de denize girmeye ve güneşlenmeye izin veriyorlar.Sadece bazı yerlere basmamak kaydıyla.Yinede görevliler bir hayli sıkıntı çekiyorlar insanlara bunu anlatmaya çalışırken.

Bu kafesin altında yumurta var.Yirmi metre geride güneşlenilebiliyor.

Belen Kahvesi

Türküyü bilirsiniz.Çıktım Belen kahvesine....Bu türkü yakın zamanda olan bir olay üzerine yazılmş.Marmarise giderken yolda belen kahvesi diye gösterilen bir tabela var.Eğer oraya döner iseniz türküye kaynaklık eden yeri ve olayı anlatan evrakları görebilirsiniz.Mahkeme kayıtlarının bile sergilendiği ufak bir müze olmuş.Yok beni açmaz der iseniz inanılmaz güzelliğe sahip ovaya bakarken kahvenizi yudumlayabilirsiniz.Fon da sürekli türkü çaldığından değişik duygular içine girebilirsiniz.

....baktım ovaya.....aman ormancı....






zonguldak amele birliği

Ankara da kısa süreliğine kalacaklara öneririm.Günlüğü 18 tl civarı.Odalar temiz.Daha nolsun diyenlere önerilir.Hoşdere caddesi üzerindedir.